Çerezleri kullanmamız için izninizi yönetme aracımız geçici olarak çevrimdışı. Bu nedenle, çerez kullanımına izin vermenizi gerektiren bazı işlevler eksik olabilir.

MINI ROTALAR: KAZDAĞLARI’NDA ŞEHİRDEN UZAK, KENDİNİZE YAKIN
İstanbul’dan birkaç saat uzaklıkta, camı biraz daha açıp rüzgârı yüzünüzde hissettiğinizde değişmeye başlar her şey. Yol daralır, yeşil çoğalır. Betonun yerini çam kokusu, şehrin gürültüsünün yerini kuş sesleri alır. Kaz Dağları’na yaklaşırken, yalnızca şehirden değil; aynı zamanda rutininizin gürültüsünden de uzaklaşırsınız. Burada doğa, kendini göstermek için çabalamaz ama siz ona yaklaşmaya başladıkça, şehirde unuttuğunuz bir sürü şeyi hatırlatır.
Son birkaç yıldır seyahat trendleri yavaşlama ihtiyacımızın etrafında şekilleniyor. Gen-Z’nin yeni ‘cool’u dinginlikte bulma eğilimi, yıllardır içinde var olmaya çalıştığımız durmaksızın çalışma haline panzehir oluyor. İşte, Kaz Dağları’na yapılan yolculuklar da her şeyden önce bir tempo değişikliği vadediyor. Şehirde hızla akıp giden zaman burada yavaşlıyor; güne, acele etmeden, çevreye daha çok bakarak başlanıyor. Yolda rastlanan zeytinlikler, bir tepeyi dönerken karşınıza çıkan deniz manzarası ya da sessiz bir köy meydanı, sizi o anın içine çağırıyor. Kaz Dağları, doğayla mesafeyi kapatmanın, dinginliğe yaklaşmanın yollarından biri oluyor.
Biz de MINI’nin özgür ve ‘flaneur’ doğasından yola çıkarak “MINIRotalar” serimizin ilk durağı Kaz Dağları’nda yavaşlamanın, keşfetmenin ve doğayla buluşmanın ayrıcalıklarını hissettiren bir seçki hazırladık. Gelin, SUV deneyimi ve dört kişilik bir ailenin konforla seyahatine imkan tanıyan geniş iç hacmiyle şimdiye kadarki en büyük MINI olan MINI Countryman’e atlayalım ve yola koyulalım.

SAKİN KONAKLAMALAR.
Tatilin ardından dinlenmek için ikinci bir tatile ihtiyaç duymamak… Her yerde karşımıza çıkan trend “quietcation’ tam anlamıyla dinlenmeyi ve yenilenmeyi sağlayarak tatilden sonra dinlenmek için bir tatile daha ihtiyaç duymamayı sağlayan anlayışı ifade ediyor. Bu anlayışa yıllardır göz kırpan Kaz Dağları da şehrin enerjisinden ve konforundan tümüyle uzaklaşmadan yeşilin izini sürmek isteyenler için ideal. Temiz havanın tadının çıkarıldığı uzun yürüyüşler, doğanın dinginliğine eşlik eden lezzetler bu duraklarda lüksün dinginlikle olan ilişkisini yeniden hatırlatıyor. Bölgede gerçek bir ‘quietcation’ deneyimi yaşamayı sağlayacak duraklar arasında; adını Zümrüdüanka kuşundan alan ve bunu dekorasyonundaki ince dokunuşlara yansıtan Simurg Inn, Akdenizli yaşam tarzını Kaz Dağları’na taşıyan Casa Mila, büyüleyici bir doğa ve eşsiz bir atmosferin yanı sıra peynir, koktely yapımı gibi gastronomları cezbedecek atölyeler sunan Manici Çiftlik yer alıyor.
‘Forest bathing’, meditasyon pratikleri ve sabah yogası için de ideal bir rota olan Kaz Dağları’nda bedeninizi ve ruhunuzu arındıracağınız bir sığınak arayışındaysanız zeytin ağaçları ve çam ormanlarıyla çevrili İda Blue’yu radarınıza alabilirsiniz. Son olarak; macera arayışında olanlar için; karavan kampı, çadır ve suit gibi seçenekleriyle farklı ihtiyaçlara hitap eden bir ‘glamping’ deneyimi vadeden Mas Kazdağı Kamping ile farkındalık eğitimlerinden yoga atölyelerine birçok pratiği deneyimleme şansı sunan Hızır Kamp listeye girmeyi hak ediyor.

SİNESTEZİK ROTALAR.
Kazdağları vadettiği zaman yolculuğunun ötesinde şehirde fazlasıyla stimüle olan duyuları dinlendirmek için bir kaçış noktası. Kanyon manzaraları, şelale sesleri, ağaç kokuları ve bölgeye özgü tatlar sinestezik deneyimlerin kapılarını aralayabiliyor. Doğanın içinde beş duyuya hitap eden duraklara uzanan bu yollarda MINI Countryman ile ilerleyecek olanlar için ufak bir hatırlatma: Arazi sürüşleri için MINI Deneyim modları arasında sadece Countryman modelinde bulunan trail modunu tercih edebilirsiniz.
Kazdağları rotasında ziyareti hak eden durakların ilki; Milli Park‘ın içerisinde yer alan Sütüven Şelalesi. Güzel bir Ege manzarası izlemek ve fotojenik kareler yakalamak için de Adatepe Köyü’nün hemen girişinde yer alan Zeus Altarı’nı listenize alabilirsiniz. Zeytincilik ve zeytinyağı ile bilinen Adatepe Köyü görsel estetiğin yanı sıra gerçek Ege tatlarını deneyimlemek için bir vaha niteliğinde. Yerel dokuyu tüm gücüyle hissettiren son duraksa, Tuncel Kurtiz’in vasiyetinde gömülmek istediği köy olarak tanıdığımız Tahtakuşlar Köyü. ‘Slow travel’ terimi henüz bilinmeden önce bu anlayışı gerçek anlamda yansıtan bu durak Kazdağları'nın en sessizi olarak biliniyor. Alevi gelenekleri ile Şamanizmin bir arada harmanlandığı köyün eşsiz doğasında ruhsal ve teknolojik bir detoksa girerek şehre enerjik bir biçimde dönmek mümkün.

TOPRAKTAN TABAĞA.
Sıkça duyduğumuz sürdürülebilir gastronomi Kazdağları’nda bir terim olmaktan çıkıp pratik edilebilen bir gerçekliğe dönüşüyor. Doğayla uyumlu mimari içerisinde servis veren restoranların çoğunda ‘topraktan tabağa’ anlayışı benimseniyor. Yerel malzemeler, global tatların bir parçası haline geliyor. Bölgenin ziyareti hak eden restoranları arasında; sadece 10 kişinin yaşadığı Cemaller Köyü’ndeki, Napoliten tarzı, 48-72 saat arasında fermente edilen pizza hamuruyla hazırlanan seçenekler sunan Pizza Mera yer alıyor. Ege otları, Ege balıkları gibi atölyeler de yapıldığı Zeytinbağı Hotel, sahiplerinin daha az tüketip daha çok üretilen yaşam tarzını mutfağına taşıyor. Sezona özel, taze malzemeleri baz alarak hazırlanan reçeteleriyle Nadas, yerel malzemeleri yıldızı haline getirdiği sofistike tabaklarıyla Margu, Ege mutfağının özünden kopmadan modern yorumlar sunuşuyla Salt & Oak ve İtalyan lezzetleriyle Yeşilyurt Köyü’ndeki Casa Mila’da bulunan Trattoria Leo’da bölgenin diğer gözdeleri olarak tanınıyor.

DİNGİN MOLALAR.
Bölgenin ziyareti hak eden onlarca durağı arasında yolculuk ederken bir an için Kazdağları’na geliş motivasyonu olan dinginlik arayışını unutmak olası. Ancak Kazdağları bu molalara kompakt lezzetler sığdıracak mekanlara da ev sahipliği yapıyor. Kısa bir öğle yemeği için veganları da unutmadan farklı burger seçenekleri sunan Tezgah 17’yi ya da günlük hazırlanan dolma, sarmalar, zeytinyağlılar ve tatlıklar için Radika Kafe’yi listenize ekleyebilirsiniz. Akşamüstü atıştırmalıkları içinse zengin kahve menüsüne eşlik eden ev yapımı banana bread, tart ve kurabiyeleri için Avlu 124 Coffee Bar’ı ziyaret edebilirsiniz.